Meditial

Hastalık hastalığı (hipokondriyazis), vücutta bir hastalığı olmadığı halde, sürekli bedensel bir hastalığı olduğuna dair kaygıların ve belirtilerin yer aldığı bir tablodur. Bu tablodaki temel belirti bunaltıdır. Bu gibi belirtiler şizofreni, paranoid durumlar, depresyon, anksiyete bozuklukları gibi diğer nevropsikiyatrik bozukluklarda da görülen belirtilerdir. Fakat başlı başına sürekli bende bir hastalık var düşünceleri var ise, doktorların hastaya hiç bir şeyin yok demesine rağmen, yapılan bütün tetkiklere rağmen hastalık hastalığı olan birey bunlara inanmaz ve her zaman hasta olduğunu düşünür. Bu hastalar bir şeyleri olmadığına ikna olsalar bile bir süre sonra, bende hastalık var diye doktor doktor gezmeye başlarlar. Bu hastalar, aslında ilk gitmeleri gereken psikiyatri doktoruna en son baş vururlar ve hastalığın temel belirtisi olan, bir türlü bedensel hastalığının olmadığının kabul edilmemesidir.
Hastalık hastası olmanın nedeni tam olarak bilinmemektedir. Fakat bu konuda farklı açıklamalar vardır. Örneğin, psikiyatride bilinç dışı çatışmaların yarattığı endişenin, kaygının bedensel olarak ifade edilmesi olarak açıklanmaktadır.

Belirtileri;

• Bedenlerine o kadar yoğunlaşırlar ki, ilişkilerini, işlerini ve her şeylerini ihmal etmeye başlarlar.
• Hastalar, kendilerinde kaygı oluşturan bu durumu çözmeye uğraşırlar ve bu durumu çözmek için de doktorlara gidip zaman ve paralar harcarlar.
• Bütün bunlara rağmen iyi olduklarını kabullenmezler.
• Davranışlarında, bedenlerine olan bu yoğunlaşmadan dolayı vücutlarındaki bazı hafif belirtileri çok ciddi şikayetler gibi algılayabilirler.
• Karıncalanmalar, uyuşmalar, nefes almada zorlanma, kalp krizi hissi, göğüste sıkışma, damarlarda farklı bir şeyler oluyormuş gibi ve ağrı gibi bazı şikayetler olur.
• Bu hastalarda öncelikle organik bir hastalığın olmadığına dair bütün tetkiklerin ve muayenelerin dikkatli bir şekilde yapılması gereklidir.
• Çünkü bu bireylerde hem hastalık hastalığı hemde organik bir hastalık olabilir.

Tedavi Yöntemleri;

Hastalık hastalığı genellikle tedaviye dirençli olmakta ve bunun iki nedeni vardır. Birinci nedeni hastaların çok sık doktor değiştirmesi, bir türlü emin olamaması ve hastalığı kabul etmemesidir. İkinci nedeni ise hastalığın bilinç dışı nedenlerinin olmasıdır. Hastalık hastası olan bireye verilen psikiyatrik ilaçların neden verildiği doktor tarafından hastaya anlatılmalıdır. Hasta aldığı psikiyatrik ilaçların yan etkilerini bilmelidir. Çünkü hasta, yan etki olarak görülen rahatsızlıklar nedeni ile yine yanlış tedavi aldığını düşünerek başka doktorlara gidebilir ve tedaviler birbirine karışarak hastada daha çok kısır döngü yaratır. Hastaya istirahat vermek gibi kendisi ile meşgul olmasına yol açacak yaklaaşımlardan uzak durulmalıdır. Tedavide psikoterapinin yeri önemlidir.